Bir zamanlar, Alice adında sevimli bir kız çocuğu vardı. Alice, korku ve gerilim dolu hikayeleri çok seviyordu. Bir gece, Alice'in annesi ve babası iş seyahatine gitmek zorunda kaldılar. Alice, büyükannesinin evine gitmek yerine, yalnız başına bir maceraya atılmaya karar verdi. Alice, her zamanki gibi odasında kitap okurken bir gürültü duydu. Ne olduğunu merak eden Alice, sesi takip etmek için evin bodrumuna indi. Bodrumda, eski bir sandık buldu. Meraklı Alice, sandığın içine bakmak için kapağını açtı ve içinden eski bir günlük buldu.
Alice, günlüğü incelemeye başladığında, sayfalarda anlatılan bir hikayenin gerçek olduğunu fark etti. Günlükte, kayıp bir hazine haritasının yer aldığı yazıyordu. Alice, hazineyi bulmak için maceraperest ruhuyla dolup taşıyordu. Ertesi gün, Alice hazine arayışına başlamak için günlükteki haritadaki işaretleri takip etti. İlk işaret, onu eski, karanlık bir ormana götürdü. Ormanda yürürken, Alice derin bir nefes aldı ve cesaretini topladı.
Birden ormanda gizemli bir figür belirdi. Kocaman bir kaplumbağa! Kaplumbağa Alice'e yaklaştı ve ona yardım etmeye karar verdi. Çok hızlı bir şekilde ormanda ilerlerken, kaplumbağa Alice'e haritadaki ikinci işareti gösterdi. Alice, kaplumbağayı takip ederek, bir handa durdu. Handa köhne bir şekilde yaşayan eski bir cadı yaşadığını biliyordu. Cadı genellikle kötü şöhretle anılıyordu, ancak hazineyi bulmak için Alice'in yardımına ihtiyacı vardı.
Alice, cesaretini toplayarak, cadının kapısını çaldı. Cadı, Alice'e yardım edeceğini kabul etti, ancak bir şartı vardı. Alice, cadının kendisine çiçek bahçesindeki en güzel çiçeği getirmesi gerekiyordu. Alice, işleri yoluna koymak için çiçek bahçesine gitti ve güzel bir gül çiçeği buldu. Ancak, bu çiçek, bir tür büyülenmişti ve yanlışlıkla Alice'i yakalamıştı. Alice, bir kafesin içinde hapis kaldı ve endişelenmeye başladı.
Neyse ki, Alice'in güçlü bir zihni vardı. Onun sevgisi ve cesareti, büyüyü kırdı ve Alice serbest kaldı. Cadı, Alice'i kurtarırken ne kadar güçlü olduğunu gördü ve onunla gurur duydu. Cadının isteği yerine getirildi ve cadı Alice'e haritadaki son işareti gösterdi. Alice, son olarak dağlara doğru yol aldı. Şiddetli bir fırtına Alice'i rüzgarla sürükledi, ancak o hiç pes etmedi.
Alice, sonunda haritadaki hazine sandığını buldu. İçinden altın paralar, parlak taşlar ve büyülü bir kolye çıktı. Alice, hazineyi bulmanın yanı sıra güven, cesaret ve yardımseverlik gibi değerli şeylerin ne olduğunu da öğrendi. Alice, hazineyi alıp eve dönmeye karar verdi. Eve döndüğünde, annesi ve babası onu bekliyordu. Alice, harikalar dolu macerasını anlattı ve hazineyi ailesiyle paylaştı.
Alice, bu macerayı bir daha hiç unutmayacağını ve korku dolu hikayelerini gerçek hayata taşıyacağını söyledi. Artık Alice, kendine olan güvenini bulmuştu ve büyük bir kahraman olmak için her zaman hazırdı. Ve Alice, bu unutulmaz macera sonunda uyandı ve güzel bir şekilde uyuyakaldı. Alice, bir sonraki macerası için sabırsızlanırken, hayal kurmaya devam etti.
Uyku zamanı gelmişti ve küçük kahraman Alice, hayallerindeki maceralara dalarken, mutlu bir şekilde uykuya daldı. İyi gece uykusu, sevgili Alice!