Bir varmış, bir yokmuş. Aydınlık bir ay gecesi Bilgehan isimli sevimli bir erkek çocuğu vardı. Bilgehan, 3 yaşında olmasına rağmen, yüzme ve dans etme konusunda çok yetenekliydi. Bir gece, Bilgehan yatağında uyandı ve dışarı çıkmak için penceresinden bakmaya karar verdi. Gökyüzünü kaplayan parıldayan yıldızları görünce, evinden dışarı çıkmaya karar verdi.

Ayın tam karşısındaki gölde yıldızların yansımasını gören Bilgehan, heyecanla suya atlamak istedi. Ancak, suya atlama fikri annesini düşündürdü. Bilgehan annesinin ne diyeceğini merak etse de, yüzme yeteneğini kullanmaktan ve eğlenceli vakit geçirmekten vazgeçmek istemedi. Bilgehan suya adımını attığında, suyun serinliği bedenini sardı. Yavaşça yüzmeye başladı ve bu ona o kadar keyif veriyordu ki, suyun altında yaptığı küçük dans hareketlerini denemek istedi. O sırada suyun altında bulduğu sihirli bir balık ile karşılaştı.

Balık, "Merhaba Bilgehan!" dedi. "Ben sihirli bir balığım ve senin yüzme ve dans yeteneğinle çok etkilendim. İstersen sana bir hediye verebilirim." Bilgehan şaşırmış bir şekilde balığa baktı. "Gerçekten mi? Ne tür bir hediye verebilirsin?" diye sordu.

Balık güzel bir gülümsemeyle, "Sana ay ışığında dans etmeni sağlayacak özel bir dans yeteneği verebilirim" dedi. Bilgehan büyük bir heyecanla kabul etti. Sihirli balığın dokunuşuyla, ay ışığında dans etmek için fazladan bir enerji hissetti. Bilgehan, sudan çıktı ve gölün kenarında dans etmeye başladı.

Ay ışığı, Bilgehan'ın etrafını sardı ve ona büyülü bir ışık verdi. Bilgehan o kadar mutluydu ki, dans ederken gökyüzüne bakarak şarkı söylemeye başladı. Bu muhteşem anlar, Bilgehan için unutulmazdı. Saatler geçtikçe, Bilgehan'ın enerjisi azalmaya başladı ve yavaşça evinin yolunu tuttu. Anne ve babası onu endişeyle bekliyordu.

Bilgehan her zamanki yerinde yatakta uyuyormuş gibi yaparak sessizce içeri girdi. Rüyasındaki bu sihirli macerayı aklından çıkaramadı. Ertesi sabah, Bilgehan uyandığında güneş gökyüzünü aydınlatıyordu. Gece yaşadığı rüyayı gerçek sanmıştı, ta ki annesi hiçbir şeyden haberi olmadığını söyleyene kadar. Annesi hayal kırıklığı yaratabilecek olsa da, hayal dünyasında yaşadığı maceraların tadını çıkarmıştı.

Böylece Bilgehan, şimdi geceleri yıldızlardan ve gökyüzündeki ayın büyüsünden ilham alarak dans ve yüzme sevgisini sürdürmeye devam etti. Her gece dışarıda dans ederken, gökyüzünde parlayan yıldızların ve ayın kendisi ona eşlik ediyordu. Ve Bilgehan, büyüleyici maceralarıyla dolu bir çocuk olarak hayatının keyfini çıkardı. Umarım sen de uyurken böyle güzel rüyalar görürsün! İyi uykular!