Bir varmış, bir yokmuş, Bir ormanda kaybolmuş bir çocuk hikayesi... Bir gün, Minik Ali adında sevimli bir çocuk, ailesiyle birlikte büyük bir ormanda etrafında keşfe çıkmaya gitti. Minik Ali, ormanın güzelliğini keşfetmek için çok heyecanlıydı. Ailesiyle beraber ağaçların arasında koşarken birden bir ses duydu.
"Siz nereye gidiyorsunuz?" diye sordu ses. Minik Ali etrafına dikkatle baktı ve sesin nereden geldiğini bulamadı. "Kim orada?" diye yanıtladı Ali.
Ses tekrar geldi ve bu sefer daha yakın gibi hissetti. "Ben Çınar, büyük ve güçlü bir ağacım. Yolu unutmuşsan sana yardımcı olabilirim." Ali sevindi ve çınar ağacını buldu. "Rica ederim, ben ve ailem kaybolduk. Evimize nasıl geri dönebiliriz?" diye sordu.
Çınar, Ali'ye ormanda doğru yolu bulmanın sırlarını anlattı ve ailesiyle beraber geri dönmelerini sağlayacak rehber oldu. Ali ve ailesi çok mutlu oldu. Ancak, ormanda gezinirlerken Ali bir şeyi unuttu. "Uçurtmamı kaybettim, ne yapabilirim?" diye üzgün bir şekilde sordu.
Bu kez Ayçiçeği adında bir çiçek işitti Ali'nin üzgün sözlerini. "Ben buradayım!" diye çiçek seslendi. Ayçiçeği, Minik Ali'ye uçurtmasını bulmak için yardım etti. Uzun süren bir eğlenceyle uçurtmayı tekrar buldu. Ali çok sevindi. Ali ve ailesi, bu sefer ormanda hep birlikte dolaşırken, neşeli çığlıklar ve şarkılarla birlikte yol aldılar. Karışıklık yerine dostluğun gücüyle birleşen bu yolculuk, onlara inanılmaz anılar ve arkadaşlar bıraktı.
Sonunda, Ali ve ailesi evlerine geri döndü. Bu macerayı hatırlayacaklarından ve iyi dostları Çınar ve Ayçiçeği'ni özleyeceklerinden emin oldular. Ve o günden sonra, Minik Ali, her gece yatağına yattığında ormandaki dostlarını düşleyerek, güzel bir şekilde uyudu.
Ve masal burada bitti. Umarım seversin!