Bir varmış bir yokmuş, güzel bir köyde Oğlum Can yaşarmış. Can, 2 yaşında yaramaz bir erkek çocuğuymuş. Kıvırcık saçları ve kocaman kahverengi gözleri varmış. Köydeki evlerden birinde, annesi Fatma ve babası Ali ile mutlu bir şekilde yaşıyorlarmış.
Can, her şeyden çok traktörleri seviyormuş. Her gün bahçelerin dışından geçen traktörleri izlemek için pencereye koşarmış. Can, traktörleri çok merak edermiş ve bir gün kendi traktörünün olacağını hayal edermiş.
Bir gün, annesi Fatma ve babası Ali, Can'a güzel bir bahçe yapmışlar. Can, bahçede oynamaya başlamış. Ancak, bahçede oyuncak traktörleri olmadığını görünce üzülmüş. Babası Ali güzel bir bahçe düzenlemiş, annesi Fatma ise güzel çiçekler dikmiş.
Can, bahçede hayal ettiği traktörü bulamasaymış da, güzel çiçeklere bakarak mutlu olmaya karar vermiş. Babası Ali ona, 'Canım, hayal ettiğin traktöre sahip olmak elbette güzel olur, ancak çiçeklere de değer vermek önemli. Annenle birlikte bahçeyi güzelleştirirken sana küçük bir sürprizimiz var.' demiş.
Can, annesi Fatma ve babası Ali ile birlikte bahçeye gitmiş. Babası Ali, küçük bir oyuncak traktörünü çıkarıp Can'a vermiş. Can çok mutlu olmuş ve oyuncak traktörü ile bahçede keyifle oynamaya başlamış.
O günden sonra, Can oyuncak traktörü ile bahçede saatlerce oynayıp hayal ettiği traktör dünyasına dalıyor, annesi Fatma ve babası Ali de onun bu mutluluğuna sevinerek izliyorlarmış. Can, annesinin ve babasının sözünü dinleyerek, hem traktör aşkını yaşayabilmiş hem de çiçeklerin güzelliğini fark etmiş.